6 Ekim 2017 Cuma

psyche-soma NEDİR?


Merhaba!
Psikolojiye olan çokça ilgim sayesinde böyle bir başlıkla karşı karşıyayız.

Şimdi bir hastalık düşünün; oluşumundan artışına kadar her aşamasında tek etken psikolojiniz. 
İşte bu, psyche-soma; yani psikosomatik denilen hastalık çeşididir.



Bu konuyu ilk gördüğümde benim çok dikkatimi çekti; çünkü kendimdeki bir rahatsızlığın altyapısının psikolojik olduğunu düşünüyordum en başından beri. Kaşıntılı egzama. Genellikle çocuk yaşta çıkıyor olması, çoğunun deri hastalığı şeklinde kendini göstermesi şeklinde edindiğim bilgiler de beni bu düşünceye sürükledi.

Aslında değişen, gün geçtikçe gelişen, ayak uydurmakta güçlük çektiğimiz, teknolojinin iyisiyle kötüsüyle etrafımızı kuşattığı bu dünyada bu hastalıkların gitgide artmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Neden peki?


FOMO ile karşı karşıya kalıyoruz arkadaşlar, en basitinden. Nedir FOMO? Fear of missing out. Yani gündemden uzak kalma korkusu. Bu korku sayesinde gündemin tam ortasında kalıyoruz ve bu her zaman iyi bir şey değil. İnsanın sanal sosyallikten uzaklaşarak -bu benim için kitap okumaktır- kendini dinlemesi, dinlendirmesi gerekiyor. 

Ucu bucağı olmayan bu deryada boğulmamak için çırpınıp duruyor gibiyiz. 

Bu bilgi şelalesiyle o kadar fazla bilgiyi ön belleğe atıyoruz ki, onu hafızamıza kazıyamadan yeni bir bilgi geliyor. Bu da hafızayı zayıflatıyor, unutmayı kolaylaştırıyor

Ve stres, endişe oluşturuyor. Bu da tam bizim konumuza parmak basıyor.

Stres. Psikosomatik hastalıkların en büyük oluşum sebebi.
Duyguların bastırılması, kendini ifade etmemek yani "içine atma dökül" dedikleri şu durum sebebiyet verebiliyor bu hastalıklara.
Güvensizlik, kaygı, aşırı üzüntü...
Kısacası ruhunuza zarar veren her duygu, her hareket buna sebep olabilir. Ve sonra vücudunuza yansıyarak kendini size göstermeye çalışır.


Psikosomatik hastalıklara örnek verecek olursak;
-Astım
-Alerjik rinit 
-Hipertansiyon
-Egzama, sedef
-Eklem ağrıları
-Adet bozuklukları
-İdrar kaçırma

bu liste böyle uzaar, gider. Fark ettiyseniz çok yaygın hastalıklar bunlar.
Yani aslında astımın tek sebebi aile fertlerinin sigara içmesi ve hava kirliliği; adet bozukluklarının tek sebebi hormonal ve/veya kalıtsal bozukluk olmayabilir.

0-5 yaş aralığında yaşananların bu konularda etkisi çok büyük. Doğduktan sonra 1 ay içerisinde anneyle yeterince temas edememiş bebeklerin büyüdüklerinde psikosomatik kökenli olarak deri hastalıkları yaşadığı söyleniyor. Şaşırmadım açıkçası. Bunun yanında insanların korkularının, fobilerinin, önyargılarının da çoğunun 7 yaşına kadar ailesinin etkisiyle şekillendiğini düşünüyorum. Gerisi hayat şartları, gayet tabii.

Fakat yine de; beyin gibi karmaşık bir organın sebep olabileceği şeyleri aklımız, hayalimiz almıyor... 
Belki biraz daha fazla okuyarak, vücudumuzu eğiterek, biraz daha sakin bir yaşam sürerek kendimizi bu çukura düşmeden kurtarabiliriz, ne dersiniz? 

Ve psikoloji sadece bu alanda uzmanların değil, herkesin üzerinde düşünmesi gereken mühim bir konu diyorum. Öyle değil mi sizce de? Ve yazımı burada sonlandırıyorum.


Okuduğunuz için teşekkürler.
Yorumlarınızı bekliyorum. Sağlıklı günler dilerim!




2 yorum:

  1. Astım ve çocuklarda idrar kaçırma çok görülenler arasında diye biliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle. Anne babaların çok dikkatli olması gerekiyor.

      Sil